Kayseri Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesinde, Filistin Dayanışma Platformu hanımlarının yapmış oldukları basın açıklaması şu şekilde:
‘Bugün 9 Ağustos 2024 Cumartesi. Filistin topraklarında Yahudi terör örgütü İsrail kurulalı 76 yıl 2 ay 25 gün oldu. Elbette bu örgüt bir günde kurulmadı. Filistin 1. Dünya Savaşı öncesi Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçaydı. Savaştan sonra bölgede yaşanan büyük değişimden Filistin’de payına düşeni aldı. Bölgeyi işgal eden İngilizler 1917’de yayınlanan Balfour Deklarasyonu ile işgalcilerin Filistin’ gelmelerinin yolunu açtılar. Yahudi işgalci sayınının hızla artması ile birlikte Filistinliler topraklarını ve hayat tarzlarını korumak için direniş başlattılar. 1920’de biz Anadolu’da istiklal savaşımızı verirken aynı tarihlerde Filistinli kardeşlerimizde İngilizlere karşı isyan ateşini yakmışlardı. !948’de İsrail Terör Örgütü kurulana kadar İngilizlerle 1948’den bugün şu ana kadar da bu terör örgütüne karşı direnişlerini sürdürdüler.
100 yılı bulan bu süreçte Filistin halkının başta göz nurumuz KUDÜS, MESCİD-İ AKSA olmak üzere o mübarek mekanların yaşadığı acıları ne anlatmak ne de dayanmak mümkündür. Daha da dayanılmaz olanı bu acıların hala ve gözlerimizin önünde devam ediyor oluşudur. Ama biz aynı zamanda başka bir şeye de şahit olmaktayız. Bir Osmanlı subayı olan İZZETTİN EL KASSAM ’ın, mücahitleri ŞEYH AHMED YASİN ’nin, evlatları RANTİSİ’ nin, ŞİKAKİ ’nin, YAHYA AYYAŞ ’ın yol arkadaşları EBU UBEYDE ’nin arkadaşları İSMAİL HANİYE’ nin emanetleri olan onurlu Filistinli kardeşlerimiz düşmandan korkmadılar.
Malları, canları, namusları, vatanları, dinleri ve özgürlüklerini kazanmak için hiçbir bedeli ödemekten kaçınmadılar. Biz şahidiz ki; Filistinliler topraklarını satmadılar ve hiçbir şey 7 Ekim 2023’ te başlamadı. Tüm bu vahşete karşı Gazellilerin şahsında Filistin’ den duyulan tek ses “ALLAH BİZE YETER” nidalarıdır. Hiç kimseden hiçbir şey beklemeden ümmetin ve insanlığın onuru için tırnaklarıyla kazarak direnmektedir. Bizlerinse maalesef elimizden bir şey gelemiyor oluşunun utancını yaşarken bizleri daha da kahreden bir haber duyduk. Yahudi asıllı Türk vatandaşları Filistin’ e gidip İsrail terör örgütünün saflarında masum çoluk çocuğu katledip ülkemize geri dönüyorlarmış. Bunu asla kabul etmiyoruz. Bu katiller hiçbir şey olmamış gibi aramızda dolaşamazlar. Buna engel olmak için HÜDA-PAR’ ın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ ne verdiği kanun teklifinin meclis açıldığında ivedilikle gündemin ilk sırasına alınmasını, hiçbir parti ayrımı gözetmeksizin, milletin temsilcisi olan bütün milletvekillerinden istiyoruz. Meclis açılana kadar bu talebimizi tekrarlayacağız. Ülkemizde Siyonist katil istemiyoruz.’